TERÖRLE MÜZAKERE DEĞİL MÜCADELE EDİLİR

Siyaset 22.02.2016 - 22:16, Güncelleme: 01.12.2021 - 20:21 1573+ kez okundu.
 

TERÖRLE MÜZAKERE DEĞİL MÜCADELE EDİLİR

Münih Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından gerçekleştirilen Teröre karşı birlik panelinde eski Diplomat, CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve emekli Tümamiral, Vatan Partisi önderlerinden Soner Polat çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Münih’te olmakla ilgili düşüncelerini Münihin Sesi’ne açıklayan Onur Öymen; “Münih’te olmak çok güzel bir duygu. Atatürkçü Düşünce Derneği’ne bu fırsatı bana verdiği için teşekkür ediyorum. Uzun yıllar Almanya’da görev yaptıktan sonra tekrar Almanya’ya gelmek, buradaki vatandaşlarımızla buluşmak, onlarla görüşlerimi paylaşmak benim için gerçekten mutluluk vesilesi oldu” dedi.   Açılış konuşmasını Münih Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Mine Gözen gerçekleştirdi.  Panele başlamadan önce tüm şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve istiklal marşımız okundu. İstiklal Marşının ardından panelin moderatörü Aydınlık Gazetesi Avrupa Temsilcisi, TGB Avrupa Kurucu Başkanı, Toplum Bilimci Beyhan Yıldırım konuşmasını yaptı. Emekli Tümamiral, Vatan Partisi önderlerinden Soner Polat yaptığı konuşmada Atatürkçü Düşünce Derneği’nin önemine değindi ve Türkiye’nin tüm bölgelerindeki terör tehlikesini slayt gösterisi ile anlattı. Yaptığı konuşmada Atatürk’ün yolundan ayrıldık, başımıza gelmeyen kalmadı diyen Soner Polat; “PKK diye bir şey yok. PKK emperyalizme karşı bir vatan savunması. Terörlü mücadele silahsız olmaz. Dış kaynaklar kurutulmadığı sürece terör alır başını gider. Terörle mücadele için PKK’nın elinden silahı alacağız o da zorla olur. PKK silah bırakmaz, ABD bıraktırmaz. Bunu görmezsek mücadele başarıya ulaşmaz. Açılım ya ihanet ya da Türkiye’yi silahsız bölme süreci. Türkiye’nin bakanı yaptığı açıklamada PKK’ya söz verdik diye hukuku ayaklar altına aldık diyor. Ülke çıkarlarını savunmak istiyorsak bilimsel davranacağız. Bu kafayla mecliste çözülmez. Çok iddialı konuşuyorum milli bir ülke olsak 4 ay içerisinde PKK diye bir terör örgütü kalmaz” dedi. Türkiye’de terör faaliyetlerinin Kıbrıs çıkarmasından sonra başladığına dikkat çeken deneyimli diplomat Onur Öymen; “Türkiye’ye karşı PKK’yı savaş aracı olarak kullanıyorlar bunu görmemiz lazım. Büyük devletler PKK’nın Kuzey Irak’tan çekilmesini istemiyorlar. Neden Irak ve Barzani’ye baskı yapamıyorsunuz diye sorduğumuzda hükümet bu soruya yanıt veremedi. PKK’nın size masada dayatmak istediği hususlarla büyük devletlerin senelerdir yapmak istediği aynı. Mesele doğuda Kürt devleti kurmak” dedi. Son günlerde sıkça tartışılan PYD – PKK arasındaki ilişkiye de değinen Öymen; “PYD örgütü PKK’nın içinden çıkmıştır. İki örgüt iç içe. PKK’yı terör örgütü olarak tanıyorlar ama PYD’yi tanımıyorlar” dedi.   Terörün Türkiye’ye karşı silah olarak kullanıldığını belirten Öymen; “Dost bildiğimiz ülkeler bizi terörle terbiye etmeye çalışıyorlar. Elinden silah bırakmayan terör örgütüyle müzakere değil, mücadele edilir” açıklamalarında bulundu. Türküm ve Türkiyeliyim kavramları konusunda ki düşüncelerini belirten Öymen; “Bir ülke düşünün ki en üst mevkideki devlet adamları ben Türküm diyemiyor. Ben Türkiyeliyim diyor. Maalesef ben Türküm diyemeyen muhalefet liderleri de var” dedi. Türk medyasında algı yönetimi olduğunu belirten Öymen; “Medyada algı yönetimi var. Bizim halka gerçekleri anlatmamızı istemiyorlar. Neden Türkiye’de CNN Türk var ve Türkçe yayın yapıyor da Almanya gibi gelişmiş ülkelerde CNN Almanca olarak yayın yapmıyor? Bunun sorgulanması lazım. Basını silah olarak kullanıyorlar” dedi.     Panelin ikinci bölümünde soru-cevap bölümüne geçildi. Bir bayanın “Bu günlerden kurtulmak için ne yapmamız gerekiyor” sorusuna Onur Öymen; “Tek çare Cumhuriyetin fabrika ayarlarına geri dönmesidir.  Hiçbir zaman moralimizi bozmayacağız. 18 Mayıs 1919 yılında bugünkünden daha iyi bir durumda değildik. O durumdan bu ülkeyi kurtarıp çağdaş bir ülke haline getirdik. Bunu bugün de yapacak gücümüz var. Hiçbir şekilde kötümserliğe kapılmamak lazım. Ancak gelişmeleri bir maç seyircisi gibi izlemememiz gerekiyor. Herkese bir görev düşüyor. Sosyal medyada herkes görüşlerini paylaşmalı ve örgütlenmeli. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin Münih’te en azından iki bin üyesi olması gerekiyor. Örgütlenmede biraz zayıf kalıyoruz. Tepkilerimizi çekinmeden ortaya koymamız gerekiyor. Almanya’da insanlar sabah kahvelerini içerken hangi gazeteyi okuyorlarsa gazete yazarlarına iki satır mektup yazar. Toplumda aktif bir katılım olması gerekiyor. Herkes seyirci olursa oyundan şikayet edemeyiz” yanıtını verdi. Seçimlerden önce müzakerelerde bulunan CHP ve Vatan Partisi’nin görüşmelerinde yer alan Soner Polat, gelen bir soru üzerine  görüşmenin detaylarını anlattı. Vatan Partisi olarak CHP ile seçim ittifakı yapmalarının nedenini terörle mücadele olduğunu belirten Polat; “CHP – Vatan Partisi rüzgarı  estirirsek MHP’de yanımızda yer alır düşüncesi idi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığımız ilk görüşmede cevabı bize Refah Partisi geldi milletvekillerimize söz verdik geri dönemeyiz oldu. Dürüstçe biz kapıları kapatıyoruz demedi. Görüşmeler devam etti. CHP’nin ana binasına geldik içeri girerken bir sürü zorluklarla karşılaştık. Görüşmede CHP kapıları kapattı, elimiz havada kaldı. CHP Atatürk’ten kopmuştur, CHP’lilerin partilerine sahip çıkması gerekiyor” dedi. Panelde CHP’nin geldiği son durum tartışılırken CHP’nin eski Genel Başkan Yardımcılarından Onur Öymen; “Partilerin ne yaptığı aldığı oy oranları ile değil yaptırım gücünün ne olduğu ile ilgilidir. Biz CHP’de muhalefet yaparken 1 Mart teskeresini engelledik. Aramızdan dört arkadaşımız fire verseydi Güney Doğu Anadolu Amerikan askerleri ile dolacaktı” dedi. munihinsesi.com / özel 
Münih Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından gerçekleştirilen Teröre karşı birlik panelinde eski Diplomat, CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ve emekli Tümamiral, Vatan Partisi önderlerinden Soner Polat çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Münih’te olmakla ilgili düşüncelerini Münihin Sesi’ne açıklayan Onur Öymen; “Münih’te olmak çok güzel bir duygu. Atatürkçü Düşünce Derneği’ne bu fırsatı bana verdiği için teşekkür ediyorum. Uzun yıllar Almanya’da görev yaptıktan sonra tekrar Almanya’ya gelmek, buradaki vatandaşlarımızla buluşmak, onlarla görüşlerimi paylaşmak benim için gerçekten mutluluk vesilesi oldu” dedi.  

Açılış konuşmasını Münih Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Mine Gözen gerçekleştirdi.  Panele başlamadan önce tüm şehitlerimiz için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve istiklal marşımız okundu. İstiklal Marşının ardından panelin moderatörü Aydınlık Gazetesi Avrupa Temsilcisi, TGB Avrupa Kurucu Başkanı, Toplum Bilimci Beyhan Yıldırım konuşmasını yaptı.

Emekli Tümamiral, Vatan Partisi önderlerinden Soner Polat yaptığı konuşmada Atatürkçü Düşünce Derneği’nin önemine değindi ve Türkiye’nin tüm bölgelerindeki terör tehlikesini slayt gösterisi ile anlattı. Yaptığı konuşmada Atatürk’ün yolundan ayrıldık, başımıza gelmeyen kalmadı diyen Soner Polat; “PKK diye bir şey yok. PKK emperyalizme karşı bir vatan savunması. Terörlü mücadele silahsız olmaz. Dış kaynaklar kurutulmadığı sürece terör alır başını gider. Terörle mücadele için PKK’nın elinden silahı alacağız o da zorla olur. PKK silah bırakmaz, ABD bıraktırmaz. Bunu görmezsek mücadele başarıya ulaşmaz. Açılım ya ihanet ya da Türkiye’yi silahsız bölme süreci. Türkiye’nin bakanı yaptığı açıklamada PKK’ya söz verdik diye hukuku ayaklar altına aldık diyor. Ülke çıkarlarını savunmak istiyorsak bilimsel davranacağız. Bu kafayla mecliste çözülmez. Çok iddialı konuşuyorum milli bir ülke olsak 4 ay içerisinde PKK diye bir terör örgütü kalmaz” dedi.

Türkiye’de terör faaliyetlerinin Kıbrıs çıkarmasından sonra başladığına dikkat çeken deneyimli diplomat Onur Öymen; “Türkiye’ye karşı PKK’yı savaş aracı olarak kullanıyorlar bunu görmemiz lazım. Büyük devletler PKK’nın Kuzey Irak’tan çekilmesini istemiyorlar. Neden Irak ve Barzani’ye baskı yapamıyorsunuz diye sorduğumuzda hükümet bu soruya yanıt veremedi. PKK’nın size masada dayatmak istediği hususlarla büyük devletlerin senelerdir yapmak istediği aynı. Mesele doğuda Kürt devleti kurmak” dedi.

Son günlerde sıkça tartışılan PYD – PKK arasındaki ilişkiye de değinen Öymen; “PYD örgütü PKK’nın içinden çıkmıştır. İki örgüt iç içe. PKK’yı terör örgütü olarak tanıyorlar ama PYD’yi tanımıyorlar” dedi.  

Terörün Türkiye’ye karşı silah olarak kullanıldığını belirten Öymen; “Dost bildiğimiz ülkeler bizi terörle terbiye etmeye çalışıyorlar. Elinden silah bırakmayan terör örgütüyle müzakere değil, mücadele edilir” açıklamalarında bulundu.

Türküm ve Türkiyeliyim kavramları konusunda ki düşüncelerini belirten Öymen; “Bir ülke düşünün ki en üst mevkideki devlet adamları ben Türküm diyemiyor. Ben Türkiyeliyim diyor. Maalesef ben Türküm diyemeyen muhalefet liderleri de var” dedi.

Türk medyasında algı yönetimi olduğunu belirten Öymen; “Medyada algı yönetimi var. Bizim halka gerçekleri anlatmamızı istemiyorlar. Neden Türkiye’de CNN Türk var ve Türkçe yayın yapıyor da Almanya gibi gelişmiş ülkelerde CNN Almanca olarak yayın yapmıyor? Bunun sorgulanması lazım. Basını silah olarak kullanıyorlar” dedi.

 

 

Panelin ikinci bölümünde soru-cevap bölümüne geçildi. Bir bayanın “Bu günlerden kurtulmak için ne yapmamız gerekiyor” sorusuna Onur Öymen; “Tek çare Cumhuriyetin fabrika ayarlarına geri dönmesidir.  Hiçbir zaman moralimizi bozmayacağız. 18 Mayıs 1919 yılında bugünkünden daha iyi bir durumda değildik. O durumdan bu ülkeyi kurtarıp çağdaş bir ülke haline getirdik. Bunu bugün de yapacak gücümüz var. Hiçbir şekilde kötümserliğe kapılmamak lazım. Ancak gelişmeleri bir maç seyircisi gibi izlemememiz gerekiyor. Herkese bir görev düşüyor. Sosyal medyada herkes görüşlerini paylaşmalı ve örgütlenmeli. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin Münih’te en azından iki bin üyesi olması gerekiyor. Örgütlenmede biraz zayıf kalıyoruz. Tepkilerimizi çekinmeden ortaya koymamız gerekiyor. Almanya’da insanlar sabah kahvelerini içerken hangi gazeteyi okuyorlarsa gazete yazarlarına iki satır mektup yazar. Toplumda aktif bir katılım olması gerekiyor. Herkes seyirci olursa oyundan şikayet edemeyiz” yanıtını verdi.

Seçimlerden önce müzakerelerde bulunan CHP ve Vatan Partisi’nin görüşmelerinde yer alan Soner Polat, gelen bir soru üzerine  görüşmenin detaylarını anlattı. Vatan Partisi olarak CHP ile seçim ittifakı yapmalarının nedenini terörle mücadele olduğunu belirten Polat; “CHP – Vatan Partisi rüzgarı  estirirsek MHP’de yanımızda yer alır düşüncesi idi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığımız ilk görüşmede cevabı bize Refah Partisi geldi milletvekillerimize söz verdik geri dönemeyiz oldu. Dürüstçe biz kapıları kapatıyoruz demedi. Görüşmeler devam etti. CHP’nin ana binasına geldik içeri girerken bir sürü zorluklarla karşılaştık. Görüşmede CHP kapıları kapattı, elimiz havada kaldı. CHP Atatürk’ten kopmuştur, CHP’lilerin partilerine sahip çıkması gerekiyor” dedi.

Panelde CHP’nin geldiği son durum tartışılırken CHP’nin eski Genel Başkan Yardımcılarından Onur Öymen; “Partilerin ne yaptığı aldığı oy oranları ile değil yaptırım gücünün ne olduğu ile ilgilidir. Biz CHP’de muhalefet yaparken 1 Mart teskeresini engelledik. Aramızdan dört arkadaşımız fire verseydi Güney Doğu Anadolu Amerikan askerleri ile dolacaktı” dedi.

munihinsesi.com / özel 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve munihinsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.