BENİM GİBİ KATMERLİ CAHİLLER OLDUKÇA!

16.10.2022 - 13:08, Güncelleme: 16.10.2022 - 13:08 4148+ kez okundu.
 

BENİM GİBİ KATMERLİ CAHİLLER OLDUKÇA!

İnsanların dini inançlarını sorgulama haklarını kendilerinde nasıl bu kadar fütursuzca bulabiliyorlar, bu hakkı onlara kim veriyor ve nasıl bu kadar saldırgan olabiliyorlar? Kaleme alacağım bu gerçek olay Ortadoğu’nun herhangi bir ülkesinde değil, bizzat Avrupa’nın göbeğinde Almanya’nın Münih şehrinde yaşanıyor. “Hayırlı Cumalar” mesajından başlayan ve kökenimde “Müslüman olmadığımı” iddia eden, beni cehl-i mürekkep yani katmerli cahillikle suçlamaya varan bir olayı noktasına virgülüne dokunmadan aktarıyor, olayı sizin yorumlarınıza bırakıyorum.
Öncelikle bu olayın nasıl başladığını yazmalıyım. Münih’te özellikle Türk toplumunun kendi arasındaki sosyal dayanışmayı arttırmak için kurulmuş “Münih’in Sesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma” platformumuz bulunmakta. Bu platformda bugüne kadar yüzlerce öğrenciye kalacak yer, yüzlerce işsize iş bulmuş, buraya okumaya gelen birçok öğrencimizin dertlerine derman olmuşuz. Platform WhatsApp gruplarından ilerliyor ve her bir grupta beş yüzü aşkın kişi bulunuyor. Haliyle bu grupları yönetmek için de bazı kurallar koymak gerekiyor. Bu kurallardan biri de aynen şu şekilde; “Lütfen grupta bu amaca hizmet etmeyen (günaydın, hayırlı cumalar, kutlamalar, kandil mesajları, bayram mesajları v.b.) gibi paylaşımlardan ziyade üyeleri bilgilendirici, yardım edici, yol gösterici mesajlar paylaşınız” Bu kuralın amacı, her bir mesajın beş yüzü aşkın katılımcıya gittiği grupta yoğunluğu önlemek, grubu daha işler kılmak. Grubun amacı dışındaki Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan, 19 Mayıs gibi resmi bayramları kutlamak da yasak, hayırlı cumalar, kandil mesajları, dini bayramları kutlamak da. Şimdi gelelim olayımıza. Yine gruba gelen bir “Hayırlı Cumalar” mesajının ardından gayet nazik bir üslupla gruptan mesajı silmesini istediğim bir beyefendinin tarafıma gönderdiği mesajı noktasına virgülüne dokunmadan, imla hatalarını düzeltmeden aynen aktarıyorum;    “Bu mesaj'da Rıza-i Ilah-i vardır Beyefendi...Tabiat bataklığına saplanmış Ab-ı Hayat gönüllere bir iksir ve hatırlatma hükmündedir...Lakin bunu idrak edip anlayabilmeniz için birazcıkta Uhrevi bir eğitimfen nasibinizi almış olmanız gerekir...Ben bunu Allah için yaptım...Allah'ın Al-i hatırını yıkıpta Kulun hatırını üstün tutmaktan haya ederim...Siz haya etmiyorsanız benide mesajımıda gruptan silebilirsiniz,sorun değil... Gruptan mesajı sildikten sonra… Senin gibi cehli mürekkepler oldukça sağlam bir nesil yetişmez,zaten kökeninde müslüman olmadığını tahmin etmiştim...Başına tatsız bir hadise gelipte bu davranışının tokadını birgün yediğinde beni hatırla !!...(Ve Rahmani bir tokata hazır ol ) Aklınca Bay modern...”   Mesaja bir gün sonra verdiğim cevap; “Beyefendi şu ana kadar cevap vermeme nedenim kim olduğunuzu tespit etmekti. Beni dinsizlikle suçluyorsunuz ve bu Alman yasalarına göre suç teşkil ediyor. Sizinle yargı karşısında görüşeceğiz”   Ve bu mesaja aldığım cevap;   “Görüşelim buyrun elinizden geleni ardınıza koymayin. Bende bir sizi araştirayimda bir tanışalim sizinle. Size değer yargilarimiza değer vermemenin değersizlini bizatihi anlatayim. Sizinle tanışmak için sabirsizlaniyorum bunu tüm samimiyetimle söylüyorum beyefendi” Şimdi bu beyefendi! bu mesajı yazmadan önce Münih’in Sesi sosyal medya hesaplarını takip etseydi, çok geriye de gitmesine gerek yok 06 Ekim tarihinde Mevlit Kandil’ini kutladığımı görecekti.   Şimdi bu beyefendi! bu mesajı yazmadan önce biraz benim kim olduğumu araştırsaydı “Zaten kökeninde Müslüman olmadığını tahmin etmiştim” cümlesini yazmadan önce anne tarafımın soyadının bile HACIOĞLU olduğunu, annem dahil neredeyse tüm kökenimin umreye ya da hacca gittiğini ve beş vakit namazında insanlar olduğunu görecekti. Benim gibi cehl-i mürekkepler- bilmediği halde kendini bilmiş sayan katmerli cahiller- bu beyefendi! gibi- başkalarının dini inançlarını sorgulama hakkını kendinde gören- insanlara karşı hukuki yollarla hakkımızı aramazsak, yarın öbür gün onlar bizim çocuklarımızla uğraşacak ve kendilerinde bu hakkı görmeye devam edecekler. Deniz Gezginci
İnsanların dini inançlarını sorgulama haklarını kendilerinde nasıl bu kadar fütursuzca bulabiliyorlar, bu hakkı onlara kim veriyor ve nasıl bu kadar saldırgan olabiliyorlar? Kaleme alacağım bu gerçek olay Ortadoğu’nun herhangi bir ülkesinde değil, bizzat Avrupa’nın göbeğinde Almanya’nın Münih şehrinde yaşanıyor. “Hayırlı Cumalar” mesajından başlayan ve kökenimde “Müslüman olmadığımı” iddia eden, beni cehl-i mürekkep yani katmerli cahillikle suçlamaya varan bir olayı noktasına virgülüne dokunmadan aktarıyor, olayı sizin yorumlarınıza bırakıyorum.

Öncelikle bu olayın nasıl başladığını yazmalıyım. Münih’te özellikle Türk toplumunun kendi arasındaki sosyal dayanışmayı arttırmak için kurulmuş “Münih’in Sesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma” platformumuz bulunmakta. Bu platformda bugüne kadar yüzlerce öğrenciye kalacak yer, yüzlerce işsize iş bulmuş, buraya okumaya gelen birçok öğrencimizin dertlerine derman olmuşuz. Platform WhatsApp gruplarından ilerliyor ve her bir grupta beş yüzü aşkın kişi bulunuyor. Haliyle bu grupları yönetmek için de bazı kurallar koymak gerekiyor. Bu kurallardan biri de aynen şu şekilde; “Lütfen grupta bu amaca hizmet etmeyen (günaydın, hayırlı cumalar, kutlamalar, kandil mesajları, bayram mesajları v.b.) gibi paylaşımlardan ziyade üyeleri bilgilendirici, yardım edici, yol gösterici mesajlar paylaşınız”

Bu kuralın amacı, her bir mesajın beş yüzü aşkın katılımcıya gittiği grupta yoğunluğu önlemek, grubu daha işler kılmak. Grubun amacı dışındaki Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan, 19 Mayıs gibi resmi bayramları kutlamak da yasak, hayırlı cumalar, kandil mesajları, dini bayramları kutlamak da.

Şimdi gelelim olayımıza. Yine gruba gelen bir “Hayırlı Cumalar” mesajının ardından gayet nazik bir üslupla gruptan mesajı silmesini istediğim bir beyefendinin tarafıma gönderdiği mesajı noktasına virgülüne dokunmadan, imla hatalarını düzeltmeden aynen aktarıyorum;   

  • “Bu mesaj'da Rıza-i Ilah-i vardır Beyefendi...Tabiat bataklığına saplanmış Ab-ı Hayat gönüllere bir iksir ve hatırlatma hükmündedir...Lakin bunu idrak edip anlayabilmeniz için birazcıkta Uhrevi bir eğitimfen nasibinizi almış olmanız gerekir...Ben bunu Allah için yaptım...Allah'ın Al-i hatırını yıkıpta Kulun hatırını üstün tutmaktan haya ederim...Siz haya etmiyorsanız benide mesajımıda gruptan silebilirsiniz,sorun değil...

Gruptan mesajı sildikten sonra…

  • Senin gibi cehli mürekkepler oldukça sağlam bir nesil yetişmez,zaten kökeninde müslüman olmadığını tahmin etmiştim...Başına tatsız bir hadise gelipte bu davranışının tokadını birgün yediğinde beni hatırla !!...(Ve Rahmani bir tokata hazır ol ) Aklınca Bay modern...”
     

Mesaja bir gün sonra verdiğim cevap;

  • “Beyefendi şu ana kadar cevap vermeme nedenim kim olduğunuzu tespit etmekti. Beni dinsizlikle suçluyorsunuz ve bu Alman yasalarına göre suç teşkil ediyor. Sizinle yargı karşısında görüşeceğiz”

 

Ve bu mesaja aldığım cevap;

 

  • “Görüşelim buyrun elinizden geleni ardınıza koymayin. Bende bir sizi araştirayimda bir tanışalim sizinle. Size değer yargilarimiza değer vermemenin değersizlini bizatihi anlatayim. Sizinle tanışmak için sabirsizlaniyorum bunu tüm samimiyetimle söylüyorum beyefendi”

Şimdi bu beyefendi! bu mesajı yazmadan önce Münih’in Sesi sosyal medya hesaplarını takip etseydi, çok geriye de gitmesine gerek yok 06 Ekim tarihinde Mevlit Kandil’ini kutladığımı görecekti.  

Şimdi bu beyefendi! bu mesajı yazmadan önce biraz benim kim olduğumu araştırsaydı “Zaten kökeninde Müslüman olmadığını tahmin etmiştim” cümlesini yazmadan önce anne tarafımın soyadının bile HACIOĞLU olduğunu, annem dahil neredeyse tüm kökenimin umreye ya da hacca gittiğini ve beş vakit namazında insanlar olduğunu görecekti.

Benim gibi cehl-i mürekkepler- bilmediği halde kendini bilmiş sayan katmerli cahiller- bu beyefendi! gibi- başkalarının dini inançlarını sorgulama hakkını kendinde gören- insanlara karşı hukuki yollarla hakkımızı aramazsak, yarın öbür gün onlar bizim çocuklarımızla uğraşacak ve kendilerinde bu hakkı görmeye devam edecekler.

Deniz Gezginci

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve munihinsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yasemin
(16.10.2022 15:15 - #279)
"En koyu cehalet, hakkında hiçbir şey bilmediğin bir şeyi reddetmektir. " - J.Brown
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve munihinsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.